Motif Group, yaşamın her alanında

1984 yılında Mehmet Nuri ve Şaban Bay kardeşlerin atılımı ile kurulan Motif Group Baydoor, markası ile Türkiye ve dünya genelinde 500’den fazla bayi ve satış noktası ile 40 yılda sektörün öncü firmalarından birisi oldu.

Gaziantep’te 45.000 m2 açık ve kapalı alan üzerine kurulu modern tesislerinde üretim yapan firma, Türkiye'nin yanı sıra dünyanın dört bir tarafına hizmet veriyor. Baydoor, üretiminin yüzde 80’ini iç piyasaya sunarken, yüzde 20’sini de ihraç ederek, sektördeki pazar payını da her geçen gün artırıyor. Baydoor'un el işleri ve manuel makinalarla, atölyeden başlayan fabrikalaşma süreci, son teknolojik makinelerin zamanında kullanılmasıyla, yapay zeka destekli ışıksız fabrika hedeflerine doğru hayallerini sürdürürken, firmanın başarı öyküsünü Motif Group Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nuri Bay, Memohaber Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Taşçı'ya anlattı.

BAYDOOR DAKİKADA 1 ADET KAPI ÜRETİYOR

Baydoor, kapı ve mobilya üretimi konusunda öncü bir fabrika tesisine sahiptir. Gaziantep'teki 3. Organizede 25.000 m2  açık alan ve 1. Organize'de bulunan 20.000 m2 kapalı alanda, modern üretim teknikleri kullanılarak kapı ve mobilya imalatı yapılmaktadır.

Fabrikanın idari binası, yenilikçi modellerin sergilendiği bir showroom, alanlarında uzman mimarların tasarımlarını sunduğu yönetim birimi, toplantı salonu, satış, pazarlama ve muhasebe departmanlarıyla donatılmıştır.

Üretim parkurları ve depolar; ham maddenin depolanmasından başlayarak ürünlerin montaj ve paketlenme süreçlerine kadar uzanan kurumsal yapı sayesinde, tesiste kontrollü bir akış vardır.

Ham madde, özel tasarımlara uygun olarak işlenir; otomatik makinelerde kesilir, şekillendirilir, renklendirilir ve paketlenir. Bu ürünler, Baydoor tarafından Türkiye'nin yanı sıra dünyanın dört bir yanına gönderilmek üzere özenle hazırlanır.

Fabrikanın makine parkuru, en son teknolojiye sahip makinelerle donatılmıştır ve sürekli olarak güncellenmektedir. Baydoor, Endüstri 4.0'a uyumlu olarak makineleşme sürecini başarıyla uygulamakta ve üretim kalitesini artırmak için insan emeği ile teknolojiyi bir araya getirmektedir.

İlerleyen zamanlarda dünyanında hedeflediği yapay zeka destekli, insansız ve otomatik üretimi hedefleyen Baydoor, mobilya endüstrisindeki yenilikleri takip ederek geleceğin üretim teknolojilerine odaklanmaktadır.

Baydoor fabrika yerleşkesinde kuruma ve kişiye göre özel tasarlanmış kapılar ve mutfak mobilyası üretilmektedir. Fabrikada ortalama dakikada 1 adet kapı ve dakikada 1 m2 mobilya dolap üretilmektedir.

''SERMAYEMİZ DÜRÜSTLÜK, ÇALIŞKANLIK, GAYRET VE AZİM''

Motif Group Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nuri Bay, iş hayatına çocukluk yaşlarında başladığını belirterek, 10 m2 iş yerinden 45.000 m2 tesise kadar uzanan, iş insanı olma serüvenini anlattı.
Mehmet Nuri Bay, ''Ortaokuldan sonra bir dekorasyon, boya, inşaat firmasında işçi olarak başladım. Dükkân çırağı gibi. Yıllar süren Serüvenin neticesi 10 m2 motif dekorasyon firmasından 45000 m2 lik  Motif Group  Baydoor firmasının bugünkü halidir.  

Şirketimiz 1984 yılında dekorasyon firması olarak kurulan bir firmadır. Dekorasyon malzemeleri, satışı, pazarlaması ve tesisi gibi sürekli yenilenme ve ilerleme çabasıyla iki kardeşin sırt sırta vermesiyle yaşanan başarı ve memnuniyet öyküsü.

Kardeşim Şaban bay ile birlikte 40 yıl önce bu şirketin temelini attık. Bugünlere geldik. Kardeşim de ben de samimiyet ve azimle çalıştık. Başarının sırrı azim ve gayretle samimi bir şekilde durmadan çalışmak diyebilirim. Çünkü birbirimize olan güvenimiz, desteğimiz ve dürüstlüğümüz ve çalışkanlığımız dışında bir sermayemiz yoktu.'' dedi.

''15 ÜLKEYE İHRACAT''
Türkiye genelinde ürünlerin, bayilik ve satış ağı olarak yaklaşık 500 noktada satıldığını kaydeden Mehmet Nuri Bay, 15 ülkeye de ihracat yaptıklarını vurgulayarak, ''Motif dekorasyon olarak kurulan firmamızın altyapısında Baydoor adını verdiğimiz bir marka oluşturduk. Baydoor markasıyla mobilya üretiyoruz.

İlk kuruluşumuz Gaziantep merkezde, ondan sonra Doğu ve Güneydoğu diye başladık. Açıldık. Doğu ve Güneydoğudan sonra batıya da yöneldik.

Şu anda bizim İzmir, Ankara, İstanbul, Bursa gibi büyük iller başta olmak üzere Türkiyenin çok sayıda şehrinde ürünlerimiz tercih ediliyor. Ayrıca dediğim gibi Avrupa’da da, Amerika'da da, Türkmenistan'da da varız. Kuveyt ve Dubai, Etiyopya, Arabistana da ürünler göndermeye başladık.

 Benim küçük oğlum hukuk fakültesi mezunu. Onu uluslararası ticaret hukuku içinde İngiltere'ye gönderdik. Uluslararası ticaret hukukunu okudu. Yabancı ülkelerde ihracat tarafımızı yönetebilmesi adına bunun da eğitimini aldı. 3 yıldır kendi bünyemizdeki ihracat departmanımızla Şimdiye kadar 15 ülkeye ulaştık, bu alanda da diğer çalışmalarımız gibi ümit verici bir şekilde devam ediyoruz

Açık ve kapalı 45.000 m2 alanda çalışıyoruz. 350 civarında çalışanımız var.

Tesisimiz; yıllık 500.000 adet iç kapı, 400.000.m2 mobilya, dolap üretim kapasitesine sahip.

Gaziantep'te kurduğumuz firmamız, Baydoor markamız ile şu anda dünya markası olma hedefiyle yola devam ediyoruz. Birinci kuşak biz 2 kişiydik. Şu anda çocuklarımız da işin içine girdiler. Baktığımızda 7 tane de yeni genç kuşak işe başladı bunlar artık bizim gibi alaylı olmayıp, hepsi üniversite mezunu, alanlarında uzman mektepli gençler olarak işe başladılar. Mobilya dekorasyon, işletme, iktisat, makine mühendisi, inşaat mühendisi, avukat, dış ticaret eğitimleri var gençlerimizin. Hepsi teknolojiyi takip eden,  okullarını, tahsillerini bulundukları alanın eğitimlerini ve yabancı dil eğitimleri alarak teknolojiye ayak uydurarak keyifle kurumsallaşma yolunda çalışıyorlar' 'şeklinde konuştu.

''YAŞAMIN TÜM ALANLARINDA VARIZ''

Gerçekleştirdikleri üretim ile yaşamın bütün alanlarında var olduklarını vurgulayan Mehmet Nuri Bay, konutlar, oteller, AVM'ler, rezidanslar, hastaneler, okullar gibi birçok alanda mobilyada çözüm ortaklığı yaptıklarını söyledi.
Bay, ''Kısacası biz yaşamın bütün alanlarında varız diyebiliriz.  Mobilyadan üretilen her alanda bir Baydoor ürünümüz var.

''FUARLARA KATILIMI ÖNEMSİYORUZ''
Firma olarak uluslararası fuarlara katılmaya önem gösterdiklerini söyleyen Mehmet Nuri Bay, Türkiye dışında da ''Uluslararası fuarlara, Dubai, Irak fuarına katılıyoruz. Katar'da bir defa katıldık.
Uluslararası fuarlarda, başarılı olabileceğimiz veya sürekliliğini devam ettirebileceğimiz ülkeleri tercih ediyoruz. Bazı ülkelerde de bizim ürün verdiğimiz kişiler kendi fuarlarında bizim ürünlerimizi sergiliyorlar. Ben Mehmet Nuri bay olarak zaten hep yaşamın ilerisini hayal ederek hareket ettim. Her şeyin en iyisini yapma gayreti içinde bulundum. Firmamın doktrini de bu doğrultu yaptığımız işlerin en iyisini yapmak adına hedeflerimizi gerçekleştirdik. Yapamayacağımız sözü vermeyip verdiğimiz sözü yapmak üzeredir desturumuz. Dediğim gibi en büyük sermayemiz dürüstlük, sözümüzde durabilmek. Ben kendi adıma başarımızın temel dinamiğinin, piyasa konjonktüründeki itibarımızı koruyor olmamız, verdiğimiz sözleri yerine getiriyor olmamız sayesinde bugünkü kriz dönemlerinde de tercih edilen bir firma olarak işimize devam ettiğimize inanıyorum
Teknoloji açısından, zaten sürekli yeni teknolojiyi, sanayileşmeyi hedefleyen, ar-ge departmanına önem veren ve bu alana çok ciddi yatırımlar yapan, markalaşmayı ön planda tutan bir firmayız.

Biz de destekliyoruz gençlerimiz de.. dünyada bu işin taleplerini, trendini takip edip ona göre modernizasyonunu sağlayan, makine parkurunu, teknolojisini devam ettirebilen uluslararası fuarlara biz katılmadığımız yerlerde ziyaretçi olarak dahil oluyoruz. Dünyanın modayı takip ettiği trendlere göre yatırımlarımızı yapıyoruz. Üretimlerimizi, kataloglarımızı, modellerimizi tasarlıyoruz.

Stok ürün üretmiyoruz. Tamamen sipariş ve proje odaklı çalışan bir firmayız. Her ülkenin bölgesel tercihleri var, renkleri var, modelleri var. Biz kendimizi; hangi ülkeye gireceksek o ülkenin önce bir pazar araştırması yaparak hazırlıyoruz. Renk ve modellerde neyi tercih ediyorlar ona göre o ülkeye katalog ve pazarlama ekibi gönderiyoruz. Yurt içinde bile sizin de tahmin edebileceğiniz gibi doğuda ve batıda tercihler birbirinden çok farklıdır. Yani Türkiye deyince Türkiye'nin her tarafında aynı model aynı renk tercih edilmez bölgelere göre modeller vardır, trendler vardır. Her bölgenin örf, gelenek göreneklerine göre kullandığı kıyafetlerinden eşyasına kadar değişkenlik gösteriyor, biz de ona göre bölgeye hitap edebilecek şekilde kendimizi dizayn etmiş durumdayız. Her bölgeye göre her ülkeye göre orta kalitede, üst kalitede Ürünler üretebiliyoruz'' ifadelerine yer verdi.

''ÇALIŞANLARIMIZLA AİLE GİBİYİZ''
Çalışanları ile bir aile ortamında çalıştıklarını kaydeden Mehmet Nuri Bay, ''Çalışanlarımızla biz bir aile gibiyiz zaten hep öyle diyoruz. Bir aile şirketiyiz, dolayısıyla çalışanlarından üst yönetimine kadar herkesi bir aile olarak görüyoruz. Bu ailenin içinde bulunan herkes kendini ailenin bir üyesi olarak görür. Bu rahatlığı da yaşamış olmalarından olsa gerek, biz 38. yılımızdayken yaklaşık çok sayıda çalışma arkadaşımız emekli oldu. Bunlardan 15 arkadaşımız yerine kendi çocuğunu işe başlatmak isteyince, birbirlerine bayrak devir teslim töreni yaptık. Bu bize firmamızın markalaştığını, bunca yıllık ayakta duruş sebebini, gururla ve mutlulukla izlettirdi. Bu insanlar kendileri buradan ayrılırken gözyaşlarıyla ayrılıp çocuklarını emin yere teslim ettiklerini söylediklerinde duyduğumuz gururu anlatamam. Sosyal sorumluluk projelerinde biz kendi personelimizle tenis turnuvaları düzenliyoruz. Halı saha maçları, yıllık Ramazan da iftar programları yapıyoruz. Bahara merhaba başlıklı, sezondan sezona kendi içimizde bir şenlik düzenliyoruz personellerimize. Bayilerimizle bayiler toplantısı yapıyoruz. Bu arada kicbox takımlarına, Voleybol takımlarında sponsorluklarımız var. Genç girişimcilerde içeride olabildiği kadar bize listelerden veya burada organizenin Tesislerine de fabrikamızı açıp bunlara da önderlik yapmaya çalışıyoruz. Baydoor mutfağı yöresel yemek tarifleri adıyla kendi bültenimizi dergimizi çıkarıyoruz. Kısacası Hem bizim hem personellerimizin hem bayilerimizin mutlu huzurlu ve güven dolu bir ortamda olabilmesi için elimizden geleni yapmaya özen gösteriyoruz.” diye konuştu.

''DÜNYADA ARANAN MARKA OLDUK''
İş dünyasının bir bayrak yarışı olduğunun altını çizen Mehmet Nuri Bay, bayrağı çocuklarına devrettiklerini söyledi. Baydoor markasının Türkiye'de ve dünyada aranan bir marka olduğunu aktararak, ''Önümüzdeki süreçlerde birinci önceliğimiz zaten kendimizden sonra bu bayrağı çocuklarımıza devredebilmekti. Çok şükür bizim çocuklarımız artık benim ilk çocuk işe başlayalı 15 yıl oldu. Yani işin içinde doku uyuşmazlıkları yaşamadan çok şükür bir 10- 15 yılı geride bıraktık. Bu bizi ümitlendiriyor. Bunlar eğitimde ve teknolojik bilgi çağında yaşamaları dolayısıyla.. bunun biz buraya kadar getirdik ama biz Türkiye içinde başarılı bir marka olduk. Baydoor markası şu anda Türkiye'de iyi bilinen, kendini üst düzey segmentte tanımlayan bir marka. Çocuklarımızın hedeflerindeyse daha ileri teknolojiye taşımak var. dünyada aranan bir marka haline getirmek.

Baydoor markasını, gittiğiniz herhangi bir dünya ülkesinde tabelasını göreceğimiz bir marka haline getirmeye çalışıyoruz. İlerleyen zamanda da dünya konjonktüründe artık ışıksız fabrikalar telaffuz ediliyor.
Bizim de hedeflerimizin arasında artık bu teknolojiyi, son sistem, robotik sistemler hatların içinde yüzlerce insan çalışan tesislerde 10-15 kişiyle, robotlar ürün üretiyor. ışıksız fabrika olarak adlandırılıyor.

Biz de o teknolojiye de ayak uydurarak devam etmek istiyoruz. Ekonomi dünyasıyla ilgili, düşüncelerimi sordunuz, aslında ekonomi bugünkü dönemde yalnız Türkiye'de değil, tüm dünyada yeni bir yaşam ve yeni meslekler, yeni sektörler oluşturmakta. Tabi bizim ülkemiz de diğer ülkeler gibi olumsuz etkilenmektedir. Bugün tüm sektörde ekonomik kriz var. Bunun sebepleri arasında ucuz finans gücüne erişilememesi, yeni yatırım yapılamaması gibi durumlar öz sermayesi olmayan işletmeleri daha da çok etkilemektedir. Kurumsallaşamayan, ekonomisini kontrol edemeyen firmaların işi daha da zor. Sadece kendi değil, tedarikçisinden müşterisine, çalıştırdıkları kişileri de etkileyecektir. Markalaşarak yurt dışında pazarlarda pay alınmalı, katma değeri yüksek ürünler üretilmeli, üretim maliyetlerini iyi hesap etmeli ki ayakta kalabilsin'' ifadelerinde bulundu.

''GAZİANTEP BÖLGENİN SANAYİ MERKEZİDİR''
Gaziantep'in bölgenin sanayi merkezi olduğunu ve binlerce kişinin iş dünyası çarkı içerisinde burada kazanç sağladığını söyleyen Mehmet Nuri Bay, ''Bu şehirde her kültür mevcuttur, işini ve ticaretini yaşayan, işini doğru dürüst hedefleyen herkesin burada doku uyuşmazlığı yaşamadan uyum içinde yaşaması mümkündür. Başka şehirlerin kültürleri böyle göçleri kabullenemez. Yani başka şehirler Gaziantep gibi kendi içine başka dokuları sindiremez. Ama burası ticaret merkezi olması sebebiyle doğu, batı, kuzey, güney demeden yerli, yabancı demeden tüm sanayicilere kucak açmaktadır. Bu yüzden bölgede Gaziantep yatırım ve sanayileşmede tercih sebebi olmaktadır.

Organize sanayi yaklaşık 250.000 kişi çalıştırmaktadır. Sosyal ve kültürel olarak bölgenin gurur kaynağıdır. Bizim mobilya sektöründeki hammaddemizin çoğunluğu Kastamonu Ordu ve Kocaeli bölgesinde kurulan dev firmalardır. Zaten toplamda 4-5 tane Türkiye'de üretim yapan MDF entegre tesisleri var.  Eskisi gibi ağaçla üretilen mobilyalar artık kalmadı. Genelde endüstriyel ürünler, üretimler, MDF dediğimiz ham madde kültürü hakim. Bunlarda yaklaşık dediğim gibi 4 tane dev firmanın üretimine bağlı. 2 yıl kadar önceydi. Ham madde sıkıntısı vardı ihracata ürün çok gitti. Pandemi döneminde içeriden ürün alınamadı ama ondan sonra tekrar alınan kararlarla ülkede ekonomik krizin önüne geçmek üzere ham maddede sıkıntı yaşamamak adına iç pazarın ürün teminleri sağlandı. Şu anda öyle bir hammaddede üründe sıkıntı yaşamıyoruz. Fakat bu yaşananlar bizlere tedbiren yüklü stoklama gerekliliğini aşıladı” diye konuştu.

''BARIŞ, SEVGİ VE SAYGI İLE AŞAMAYACAĞIMIZ SORUN YOK''

Mehmet Nuri Bay, barış, sevgi ve saygı ile Türkiye'nin aşamayacağı bir sorununun olmadığını belirterek, sözlerini şu şekilde tamamladı:
'Siyasetçilerden beklentilerimiz biraz daha yumuşak dil kullanarak, memleket adına çokça çalışmak..

 Sanayicilik ön plana çıkarsa, işverenlerle istişareler başlarsa inşallah çok daha güzel şeyler yaşanacaktır. Hükümetten beklentilerimiz zaten daha önce olduğu gibi gerek Gaziantep gerek bütün sanayi şehirlerinde bankalardan uzun vadeli ucuz kredilere ulaşabilmeleri büyük yatırımlarına sebep olmuştu şu anda ekonomik bankalardaki ucuz ve uzun vadeli kredilere ulaşılamaması sebebiyle yatırımlar zayıflamış vaziyette.

Bunlar da ülkenin istikrarı, her alanda da etkilenmiştir ki öyle düşünüyorum dünya konjonktüründeki bugünkü ekonomik kriz biraz daha zayıflarsa yine insanlar heyecanla yatırımlara dönüştürür,şimdi eskisinden daha güçlü, tekrar ayaklanabiliriz  inşallah. Dünyada ne kadar olumsuzluk varsa gerek siyasi gerek ekonomik sıkıntılar, gerek pandemi gibi bilinen krizler ya da depremlerin, afetlerin olmasını da üst üste koyduğumuz zaman bunların hiçbiri insanları ümitsizliğe kaptırmamalı. Yaşıyorsan halen ümit var diyoruz, yola devam etmek zorundayız. Yeter ki o günkü şartlarda yaşamaya kendimizi alıştırmamız lazım. Evet, pandemi döneminde de çalıştık, depremde de çalıştık, hayat durmuyor. İnsan yaşadığı müddetçe her şeye çözüm bulabilir. Yeter ki insanlar birbirleriyle barış, sevgi ve saygı içinde olsun işte ozaman aşamayacağımız hiçbir şey yok diyorum.''

Biz Türkiyede hiç kolay şartlarda yaşamamış bir milletiz hep krizlerle karşılaştığımız için mücadele ruhumuzda gelişmiş, bu millet inandığı davada adeta anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğar..