Emek Hastanesi Gaziantep'in en çok tercih edilen hastanelerinden biri!

Turhan, cilt hastalıkları ve sivilceye karşı alınması gereken önlem hakkında açıklamalarda bulunurken yine sicilce ile mücadelede doğru bilinen yanlışlara da dikkat çekti.

SİVİLCE ERGENLİK DÖNEMİNDE GÖZLENEN EN SIK BELİRTİLERDİR

Halk arasında sivilce olarak bilinen ve tıbbi ismiyle akne olarak adlandırılın sağlık sorununun tanımını yaparak en sık görüldüğü dönemler hakkında bilgi veren Turhan, “Sivilce ergenlik dönemindeki gençlerin yüzde 85’inde görülmekle birlikte 30’lu, 40’lı ve daha ileri yaşlarda da görülebilen bir deri hastalığıdır. Tipik bir sivilce, kırmızı renkte ucu sarı iltihaplı veya iltihapsız küçük kabarcıklar, açık komedon denen siyah noktalar ve kapalı komedon denen beyaz küçük kabartılar ve bazen daha iri kist benzeri yapılar şeklindedir. Sivilce en sık yüzde gözlenir. Bu bölge dışında, boyun, omuzlar, göğüs v-bölgesi, sırt ve hatta saçlı deri içi ve nadiren kol üst kısımlarında da ortaya çıkabilir. Ciddi bir sağlık sorunu oluşturmamakla beraber, iz bırakabilme potansiyeli olması ve kişinin sosyal açıdan kendine güvenini belirgin ölçüde azaltabilmesi nedeniyle, erken tanısı ve tedavisi önemlidir. Sivilcenin bazen başka hastalıkları taklit edebileceği bilinmelidir. Tanının dermatolog (deri hastalıkları uzmanı) tarafından konulup, tedavinin onun kontrolünde yapılması gerekir” açıklamalarına yer verdi.

SİVİLCE OLUŞUMU DEĞİŞİK DÖNEMLERDE KENDİNİ GÖSTERİR

Sivilcenin bireylerde oluşum aşamaları hakkında açıklamalarda bulunan Turhan, “Normalde her iki cinsiyette de bulunan erkeklik hormonlarının da etkisiyle, derideki gözenek diye bilinen ince kıl ünitesi ağızcıklarının, sebum diye bilinen doğal deriye ait yağ ve ölü deri parçacıkları ile tıkanması sonucu sivilce oluşur. Hormonların etkisiyle yağ üretimi artarken, önce siyah ve beyaz noktalar meydana gelir ve peşinden deride normalde de bulunan bir bakterinin üremesi için uygun ortam sağlanır. Zamanla tıkanıp şişen kıl ünitesinin parçalanması ile iltihaplı ve iltihapsız kabarcıklar ve kistler oluşur. Ancak bilinmelidir ki sivilce mikrobik bir hastalık değildir ve bulaşmaz. Ergenlik dönemi, kadınlarda adet dönemi, her iki cinsiyet için stres zamanları, sivilcenin daha yoğun olarak gözlenebileceği zamanlardır” diye konuştu.

SİVİLCE KİŞİYE GENETİK OLARAK GEÇEBİLİR

Sıklıkla karşılaşılan sivilcenin genetik kalıtımla ilişkisinden bahseden Turhan, “Ailesinde bu sorunu yaşamamış kişilerde de sivilce gözlenebilir. Fakat ailesinde özellikle iz bırakıcı şekilde, şiddetli sivilce rahatsızlığı yaşamış olanlarda, daha erken yaşta başlama ve uzun sürme özelliği vardır. Bu sebeple özellikle bu kişilerin erken tedaviye alınması önemlidir” dedi.

SİVİLCE TEDAVİSİ MUTLAKA BİR DERMATOLOG TARAFINDAN PLANLANMALI

Sivilce tedavilerinin dermatolog tarafından planlanması gerektiğinin önemine değinen Turhan, “Akne tedavi edilebilen bir durumdur; ancak her sivilce aynı şekilde tedavi edilmez. Bu nedenle sivilce tedavisinin dermatolog tarafından planlanması ve izlenmesi en uygun olandır. Tedavi şekli ve süresi, kişinin genel sağlık durumu göz önüne alınarak, sivilcenin şiddetine, yaygınlığına, kişinin yaşına göre belirlenir. Sivilcenin tedavisi 1–2 hafta gibi kısa bir sürede bitmez; uzun süreli olacağı baştan kabul edilmelidir. Düzensiz olarak kullanılan tedavilerin (özellikle ağızdan alınan ilaçların) hiçbir anlamı yoktur. Tedavide, sürülerek ya da ağız yoluyla alınan tetrasiklin grubu veya eritromisin türevi antibiyotikler, doğum kontrol hapı gibi hormonal ilaçlar ve yine sürülerek ya da ağız yoluyla alınan A vitamini türevi ilaçlar kullanılmaktadır. Sivilcenin türüne göre; bu tedavilerin yanında, doktor tarafından uygun görülürse, belli zamanlarda siyah nokta çıkartma, kimyasal soyma işlemleri, kistlerin boşaltılması ve içlerine kortizon enjeksiyonu, izler üzerine lazer tedavileri gibi yöntemler tamamlayıcı tedavi seçenekleri olarak uygulanabilir” ifadelerine yer verdi.

SİVİLCE HAKKIDA DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARA DİKKAT!

Sivilce hakkında doğru bilinen yanlışlardan bahsederek sivilcenin oluşum sebeplerinden bahseden Turhan, “Sivilce kirden kaynaklanır. ‘HAYIR’. Sivilcenin kirli olmakla ilgisi yoktur. Böyle düşünerek fazladan cildi temizlemek tahriş olmasını sağlamaktan öteye gitmez. Günde 2 kez uygun temizleyici kullanarak temizlemek yeterlidir. Sivilcelerimi ellersem etrafa bulaştırırım. ‘HAYIR’. Sivilce bulaşıcı ve mikrobik bir hastalık değildir. Oluşum mekanizmasında rol oynayan bakteri, zaten doğal olarak derimizde varlığını sürdüren bir bakteridir. Sivilce karaciğer hastalıklarından kaynaklanır. ‘HAYIR’. Sivilcenin karaciğer hastalıkları ile ilgisi yoktur. Doktorunuz diğer yakınmalarınızı da dinleyerek sizi muayene ettikten sonra, bazı hormon tahlilleri isteyebilir. Her sivilce hastasında tetkik istemeye gerek yoktur. Sivilce yağlı yemekten olur. ‘HAYIR’. Sivilcenin oluşmasında gıdalarla bağlantısı kanıtlanmamıştır. Kişinin kendisinin sivilcesini arttırdığını özellikle fark ettiği gıda varsa ondan uzaklaşmalıdır. Sağlıklı beslenmek genel vücut sağlığı için zaten önerdiğimiz bir şeydir. Sivilce sadece kozmetik bir sorundur, zaman içinde kendi haline bırakılırsa geçer. ‘HAYIR’. İz bırakabilme özelliğinden ve izlerin sivilce tedavisinin kendisinden daha uzun soluklu ve zor bir süreç olmasından ötürü, sadece kozmetik bir sorun değildir. Ayrıca, kişinin psikolojisini de olumsuz yönde etkileyebilmektedir ve kendine güvenini sarsmaktadır. Günümüzde var olan etkin tedavi yöntemlerinden faydalanarak bu süreci daha kısa sürede ve sıkıntısız atlatmak daha doğrudur. Sivilceli kişi makyaj yapamaz. ‘HAYIR’. Gece makyajlı yatmamak kaydıyla uygun ürünlerle makyaj yapılabilir. Sadece ağır kalın ve kat kat makyajdan kaçınılmalıdır. Kalın fondöten yerine ince pudra tarzı ürünler tercih edilebilir. Siyah nokta yapmayan türde pudra, allık kullanılabilir” açıklamalarında bulundu.

SİVİLCEYE KARŞI BU TAVSİYELERE KULAK VERİN

Sivilce ile mücadele etmenin önemli ipuçları hakkında açıklamalarda bulunan Turhan, “Cilt temizliği günde 2 kez, sabah ve akşam olmak üzere doktorunuz tarafından önerilen uygun bir temizleyici ürün ile yapılmalıdır. Mutlaka yağsız su bazlı bir nemlendirici kullanılmalıdır. Sivilce tedavisinde kullanılan çoğu sürme ilaçların cildi tahriş edebileceği bilinmelidir. İlaçları doktorunuzun önerdiği şekilde kullanın. Çabuk geçsin diye fazla ilaç sürmek veya kullanmak gereksiz yan etkilere neden olacaktır. İlaçlarınızı kullanmayı unutmamak için onları kolay ulaşılır bir yere koyun.

Tedaviyi diş fırçalamak gibi günlük hayatınızın bir parçası haline getirin. Sivilcelerinizi sıkmayın. Siyah nokta temizliği doktorunuz tarafından önerilirse, uygun zamanda doktor tarafından yapılabilir. Makyaj ürünü alırken üzerlerinde siyah nokta yapmayan ibaresi (non-comedogenic) olanları bulmaya çalışın. Gece yatarken makyajınızı temizleyin. Gövde sivilceleri yoğun olan kişiler pamuklu ve çok dar olmayan giysi tercih etmelidir. Tedavi boyunca ilaçların etkisinin çıkması için sabırlı olun ve ümitsizliğe kapılmayın. Tedaviye en erken cevabın 6–8. haftalarda başlayacağını unutmayın ve takiplerinizi aksatmayın. Güneşin sivilcenize iyi geldiğini düşünerek, fazla güneşlenmekten ve solaryuma girmekten uzak durun. Birçok sivilce ilacı deriyi güneşe karşı hassaslaştırır, doktorunuzdan bu konuda gerekli bilgi almayı unutmayın.

İYİ BİR ESTETİK BAŞARILI BİR HEKİM GEREKTİRİR

Gaziantep’in marka hastanelerinden birisi olan Özel Emek Hastanesi, tüm tedavi türlerinde olduğu gibi burun estetiği ameliyatlarında da şehrin yine en çok tercih edilen hastanesi konumunda. Burun estetiği alanında başarısını kanıtlamış ve tanınırlığı yüksek olan Özel Emek Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Opr. Dr. Ramazan Sargın, burun estetik ameliyatlarında tüm merak edilenleri Memo News okurları için değerlendirdi.

HASTA AMELİYAT OLDUĞUNUN FARKINA BİLE VARMIYOR

Burun estetiği(rinoplasti) nasıl yapıldığı hakkında detaylı açıklamalarda bulunan Sargın, “Burun estetiği  ameliyatı genel anestezi altında yani hasta tamamen uyutularak yapılıyor. Dolayısı ile hasta hiçbir şey hissetmiyor.  Hem burun şeklini düzeltiyoruz hem nefes problemi yapan tıkanıklıkları gideriyoruz. Ameliyat burnun durumuna göre 2-4 saat arasında sürüyor” açıklamalarında bulundu.

BURUN ESTETİK AMELİYATINDA İKİ TEKNİK UYGULANIYOR

Burun estetiği teknikleri hakkında bilgi veren Sargın, “Burun estetiği açık veya kapalı teknikle yapılabilir. Aslında ikisinde de burun içindeki kesiler aynıdır. Açık teknikte sadece burun alt ucunda görünmeyen yerde ciltte küçük bir kesi daha vardır. Dolayısı ile açık teknik kapalı teknik arasındaki fark bir safra kesesi ameliyatının açık veya kapalı yapılması arasındaki fark kadar anlaşılabilir veya belirgin değildir” dedi.

SAĞLIK SORUNU OLMADIĞI SÜRECE AMELİYATI ÖNERMİYORUZ

Sağlık problemi yaratmadığı sürece ameliyat önermediğinin altını çizen Sargın, “Yıllardır burun estetiği ile uğraştığım için hastalar bana ‘benim burnuma ameliyat önerir misiniz?’ sorusunu çok sorar. Ama eğer bir kişi burnunu beğeniyorsa kesinlikle ameliyat önermem. Sırf arkadaşları söyledi diye sırf eşi istedi diye ameliyat olmak yanlış olur. Burnunu beğenmeyen kişinin  beğenmediği noktaları gerçekten sorunlu ise ve düzeltilebilir bir problemse ameliyat öneririm” ifadelerine yer verdi.

BAŞARININ SIRRI İŞİNİ SEVEREK YAPMAK

Burun estetiğinde başarılı sonuçlar almanın sırrını açıklayan Sargın, “Burun estetiği yemek yapmaya benzer. Herkes yapabilir yapmaya çalışabilir. Ama herkesin yaptığı yemek yenmez veya aynı güzellikte değildir. Burun estetiği yapan doktorun öncelikle burun estetiğine ilgi duyması o alanda yoğunlaşması gerekir. Bununla birlikte tecrübeli olması, becerikli olması,  sabırlı olması, estetik bakışının-anlayışının güçlü olması gerekir. Sırf kulak burun boğaz uzmanı veya estetik cerrahi uzmanı olması kişinin güzel burun yapabileceği anlamına gelmez” diye konuştu.

HASTALARIMIZ AMELİYATTAN BİR GÜN SONRA SOSYAL HAYATLARINA KALDIĞI YERDEN DEVAM EDİYOR

Burun estetiği ameliyatı ve ameliyat sonrası merak edilenlere yönelik önemli açıklamalarda bulunan Sargın, “Ağrısız bir şekilde burun estetik ameliyatları yapıldığını belirten Sargın, “Burun estetiği sonrası  benim hastalarımın ancak yüzde 5’i ağrıdan şikayet eder. Onlarda öncesinde ağrıya dayanıksız olduğunu ifade eden hastalardır hep. Morluk ve şişlik neredeyse yok denecek kadar az olmaktadır. Çoğu zaman izin veren hastalarımın ertesi sabah resimlerini sosyal medyada paylaşıyorum. Beni takip edenler bunu görebilirler. Yılların tecrübesi ile geliştirdiğimiz teknikler ve uygulamalar sayesinde bugün bu noktaya gelmiş bulunuyoruz” diye konuştu.

SİMETRİ TAKINTISIYLA AMELİYAT OLUNMAZ

Burun estetiği yaptırmak isteyenlerin kendi istekleri ile karar vermeleri gerektiğinin altını bir kez daha çizen Sargın, “Öncelikle sadece kendileri istedikleri için ameliyat olsunlar. Kimse için değil. Mükemmeli değil daha iyisini arzu ederek ameliyat kararı almalılar. Çünkü kıkırdak, kemik ve etten oluşan bir yapıya tamamen el yordamı ve tecrübelerimize göre şekil veriyoruz. Malzememiz oyun hamuru değil. Simetri takıntısı ile ameliyat olmasınlar. Asimetri insan yüzü ve vücudunun normalidir. Bu yüzden burun estetiği ameliyatından sonra da her iki burun kemiği her iki burun kanadı, her iki burun deliği mutlak kesin simetrik olmaz. Daha simetrik veya çok simetrik olabilir ama burun estetiği ameliyatlarında önemli olan yüzün bütününe olan uyumdur” dedi.

ESTETİK AMELİYATLARI İÇİN SOSYAL MEDYA TEHLİKESİNE DİKKAT!

Estetik ameliyatları konusunda sosyal medya tehlikesine dikkat çekerek estetik ameliyat olacaklara uyarılarda bulunan Sargın, “Birde sosyal medyadaki kandırmacalara dikkat etmelerini ve onlara kanıp beklentilerini yüksek tutmamalarını tavsiye ederim. Çünkü sosyal medyada sadece en güzel sonuçlar ve en güzel açıları resimlenerek paylaşılıyor böylece hastalar çok yanıltılıyor. Photoshop düzeltilmiş resimler veya başka doktorların resimlerini kullananlar bile duyuyoruz” açıklamalarına yer verdi.

GÜVENDİĞİNİZ  VE TANIDIĞINIZ DOKTORLARI TERCİH EDİN

Burun  estetiği  olacak hastalara hekim seçimlerinde nelere dikkat etmesi gerektiğini dile getiren Sargın” Doktorlarını seçerken sonuçlarını gördükleri tanıyıp görüşüp güvendikleri doktora ameliyat olsunlar. Gerçekten burun estetiği alanında tecrübeli mi araştırsınlar. 

Falan tekniği kullanıyor filan cihazla ameliyat yapıyor diye doktor seçmesinler. Ameliyatı yapan doktordur ne cihaz nede teknik ameliyat yapamaz. Öyle olsa herkes her burnu aynı şekilde aynı güzellikte yapardı. Doktorunuzu iyi tanıyın en az 2 defa ameliyat öncesi hazırlık görüşmesi yapın. Sonuçlarını inceleyin. Güvendiğiniz  inandığınız kişiye ameliyat olun” dedi.

AMELİYAT SONRASINA DİKKAT!

Burun estetiği olmuş hastaların ameliyat sonrası yapması gerekleri dile getiren Sargın, “Burun estetiği sonrası ilk üç gün soğuk uygulama yapılması, bir hafta kadar yatarken başın 2-3 yastıkla yükseltilmesi , burun üstüne yatılmaması çok önemlidir.

1 ay kadar güneşe çıkılmaması gerekirse şapka takılması, gözlük kullanılmaması gerekir. Diğer bazı kurallar hastaya göre değişir ve bunu hekim hastasına belirtir” diye konuştu.