Gaziantep'te Sağlıkta Dönüşüm

SAĞLIK

Özer, “Modern belediyecilik anlayışının bir yansıması olarak sunulan bu hizmetler, yalnızca hastalıkların tedavisine değil, aynı zamanda önleyici ve koruyucu sağlık politikalarına da güçlü bir şekilde odaklanıyor” dedi.

Belediyenin, şehir merkezinden kırsal alanlara kadar uzanan hizmet ağıyla herkesin sağlık hizmetlerine eşit koşullarda ulaşmasını sağladığını anlatan Özer, “Bu kapsamda kurulan hastane, semt poliklinikleri ve mobil sağlık araçları sayesinde hem kent merkezinde hem de ulaşımı zor bölgelerde yaşayan vatandaşlara hızlı ve etkili sağlık hizmeti sunuluyor” diye konuştu.

Belediyenin Kanser Erken Teşhis ve Eğitim Merkezi, Gebe Okulu ve Anne Oteli, Tüp Bebek Merkezi, Genetik Tanı Merkezi, Evde Sağlık Hizmetleri’nin yanı sıra, İnayet Topçuoğlu Hastanesi’nde ise başta çocuk cerrahisi, fizik tedavi, diş, iç hastalıkları ve radyoloji birimleri olmak üzere Gazianteplilere önemli sağlık hizmetleri sunuluyor.

Gaziantep’in Yükünü Sırtladı

İnayet Topçuoğlu Hastanesi Başhekimi Dr. Şamil Mutlu, hastanenin Gaziantep’te sağlık alanında önemli bir açığı kapattığını söyledi. Hastanenin faaliyete geçtiği günden bu yana özellikle dezavantajlı bölgelerin sağlık yükünü çektiğini vurgulayan Dr. Mutlu, “Hastanemiz tüm bölümleriyle gözde bir sağlık hizmeti veriyor. Birbirinden önemli bölümlerimizde alanında deneyim sahibi hekim arkadaşlarımız, hemşire ve diğer yardımcı sağlık personellerimizle birlikte halkımıza kaliteli bir sağlık hizmeti veriyoruz” diye konuştu.

Toplum Ruh Sağlığına Önemli Destek

Belediyeye bağlı Psikiyatri Kliniği ve Ayaktan Bağımlılık Polikliniği, madde bağımlılığına karşı yürütülen mücadelede önemli bir rol oynuyor. Özellikle gençleri hedef alan özel rehabilitasyon programları, sosyal sorunlar yaşayan bireyler için umut kapısı olmaya devam ediyor. Psikolojik danışmanlık hizmetleri ise hem bireysel hem de grup terapileriyle toplumun ruh sağlığını güçlendirmeyi amaçlıyor.

Bağımlılıkla Mücadelede Önemli Adım

“Değer Sensin” projesiyle Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, toplumun farklı kesimlerine yönelik bilgilendirme ve farkındalık çalışmaları yürüterek bağımlılıkla mücadelede geniş kitlelere ulaşmayı başarıyor. Mahallelerde, sivil toplum kuruluşlarında ve eğitim merkezlerinde düzenlenen seminerlerle vatandaşlar bilinçlendiriliyor.

Kansere Erken Teşhisle Müdahale Edin

Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü iş birliğiyle kurulan Kanser Erken Teşhis ve Eğitim Merkezi (KETEM), kansere karşı savaşta önemli bir merkez haline geldi. Meme, rahim ağzı ve kolon kanserine yönelik tarama ve eğitim programları sayesinde halkın bu alandaki farkındalığı artırılıyor. Ayrıca, Mobil Mamografi Aracı ile kırsal bölgelerdeki kadınların da erken teşhis imkanına erişimi sağlanıyor.

Obeziteye Karşı Toplumsal Hareket

Doğru Beslenme ve Obezite ile Mücadele Birimi, bireylere kişisel beslenme programları sunarak sağlıklı yaşam alışkanlıklarının kazandırılmasını hedefliyor. Farklı yaş gruplarına özel kamplar, atölyeler ve eğitimlerle sağlıklı beslenme kültürü toplumun her kesimine yayılıyor. Geliştirilen özgün projeler hem çocuklara hem de yetişkinlere yönelik kalıcı farkındalık oluşturuyor.

Ağız ve Diş Sağlığı Kırsala Taşındı

Japonya ile iş birliğiyle hayata geçirilen Mobil Ağız ve Diş Sağlığı Aracı, özellikle kırsalda yaşayan vatandaşların temel sağlık hizmetlerine ulaşmasında kilit rol oynuyor. Tam teşekküllü bu mobil klinik, şehir merkezindeki poliklinik kalitesinde hizmet sunuyor.

Evde Sağlık Hizmetleri ile Umut Olunuyor

Engelli ve yatağa bağımlı bireyler için sunulan Evde Fizik Tedavi Hizmetleri, sağlıkta erişim eşitliği vizyonunun bir başka örneğini oluşturuyor. Uzman ekipler, hastaların yaşam kalitesini artırmak ve günlük aktivitelerini desteklemek için birebir fizik tedavi desteği sağlıyor.

Yeni Nesiller için Eğitim: Gebe Okulu ve Anne Oteli

Gebe Okulu, anne adaylarını gebelik sürecine hazırlarken, Anne Oteli düşük riskli veya uzak yerleşimden gelen gebelere güvenli konaklama imkânı sunuyor. Bu hizmetler hem anne hem de bebek sağlığını korumaya yönelik bütüncül bir yaklaşımı temsil ediyor.

Tüp Bebek Merkezi ile Ailelere Umut

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, çocuk sahibi olamayan çiftlere yönelik sunduğu Tüp Bebek Merkezi ile ailelerin hayallerine ulaşmasına destek oluyor. Alanında uzman kadro ve modern teknolojilerle verilen bu hizmet, sosyal belediyeciliğin en özel örneklerinden biri.

Genetik Tanı Merkezi: Bilimin Gücü Vatandaşın Yanında

Genetik hastalıkların tanısında önemli bir boşluğu dolduran Genetik Tanı Merkezi, doğum öncesinden yetişkin hastalıklara kadar geniş bir yelpazede hizmet sunuyor. Gelişmiş laboratuvar alt yapısı ile erken teşhis ve tedavi planlamasında öncü rol üstleniyor.

Halkın Yanında, Sağlığın Hizmetinde

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Sağlık Hizmetleri Şube Müdürlüğü, sunduğu kapsamlı hizmet yelpazesiyle sadece fiziksel değil, ruhsal ve sosyal sağlığı da önceliyor. Hizmetlerin temelinde, “Herkes İçin Erişilebilir ve Kaliteli Sağlık” ilkesi yer alıyor. Şehir, bu çalışmalarla Türkiye’de sosyal belediyeciliğin örnek şehirlerinden biri haline gelmiş durumda.

Sağlıklı bir toplumun temelleri yerel yönetimlerde atılır. Gaziantep, bu anlayışla geleceğine sağlıkla yön veriyor.

Çocuk Cerahisi Kliniği

Yeni doğan bebeklerden ergenliğe kadar olan çocukların cerrahi (ameliyatla tedavi) gerektiren hastalıklarıyla ilgilenen bu bölümde çocukların solunum, sindirim ve boşaltım sistemlerinde doğuştan gelen ya da sonradan oluşan hastalıklar tedavi ediliyor.

Çocuk Cerrahisi Hayat Kurtarıyor

Çocuk Cerrahisi bölümünde sıklıkla sünnet, kasık fıtığı, su fıtığı, inmemiş testis, peygamber sünneti, kapalı ameliyatlar, apandisit ve bağırsak düğümlenmesi gibi operasyonların yapıldığını belirten Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Mehmet Ergün Parmaksız, “Bölümümüzde doğuştan gelen bazı ciddi hastalıkların yanı sıra, yeni doğan bebeklerde görülen Hirschsprung hastalığı, diyafragma hernisi, mekonyum ileusu ve bağırsak dokusunun hasar görmesi gibi özel durumların ameliyatları da gerçekleştiriliyor” dedi.

Bu bölümde sıklıkla yapılan fıtık ameliyatlarıyla ilgili bilgi veren Opr. Dr. Parmaksız, “Çocuklarda da fıtık olabiliyor. Erkek bebeklerde testisler anne karnındayken böbreklerin yakınında oluşur ve doğuma yakın dönemde torbaya (skrotuma) iner. Bu iniş sırasında açık kalan zar yapısı fıtığa neden olabilir. Aynı şekilde kız çocuklarda da benzer bir yapıdan dolayı fıtık gelişebilir. Çocuk ağladığında, ıkındığında ya da öksürdüğünde kasık bölgesinde fındık veya ceviz büyüklüğünde bir şişlik ortaya çıkar ve sonra kaybolur. Bu durum yeni doğanlarda da, daha büyük çocuklarda da görülebilir. Genellikle ailenin gözlemi doktor için yeterli olur. Fıtık kendiliğinden geçmez. Zamanla bağırsak ya da kız çocuklarda yumurtalık bu bölgede sıkışabilir ve ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle fıtık ameliyatla tedavi edilir. Ameliyat genellikle günübirlik yapılır, yani çocuk sabah ameliyat olur, öğleden sonra eve dönebilir” diye konuştu.

Bölümde yapılan ameliyatlardan birinin de inmemiş testis ameliyatı olduğunu, bu ameliyatın erken dönemde yapılmasının çok önemli olduğuna dikkat çeken Parmaksız, “Erkek bebeklerde testisler doğuma yakın torbaya inmelidir. Ancak bazen testis karın içinde ya da kasık kanalında kalabilir. İlk 6-9 ayda testisin inmesi beklenir. Eğer 1 yaşına kadar inmezse, ameliyatla testisin torbaya indirilmesi gerekir. Testis yukarıda kaldıkça küçülmeye başlar ve ileride sperm üretimi azalabilir. Özellikle iki testis de inmemişse kısırlık riski artar. Ayrıca ileri yaşlarda testis kanseri riski de biraz yükselir” bilgisini paylaştı.

Diş Kliniğinde Spesifik Hastalıklar Da Tedavi Ediliyor

Hastanenin önemli bölümlerinden biri de Diş Kliniği. Bu klinikte diş sağlığıyla ilgili çeşitli tedaviler uygulanıyor. Dişle ilgili yaygın sorunlardan birinin, kişilerin farkında olmadan dişlerini sıkması ya da gıcırdatması olduğunu belirten Başhekim Yardımcısı ve Diş Hekimi Taner Özcan, “Bu durum genellikle uykuda meydana gelir, ancak uyanıkken de görülebilir.

Birçok kişi dişlerini sıktığını veya gıcırdattığını fark etmez. Diş gıcırdatma, dişlerin birbirine sürtmesidir; diş sıkma ise çenenin güçlü bir şekilde kapanmasıdır. Bruksizm, çene ağrısı, baş ağrısı ve çene kaslarında sertleşme gibi sorunlara yol açabilir. Uzun vadede ise dişlerde aşınma, kırılma ve çene eklemi problemleri ortaya çıkabilir,” dedi.

Bruksizmin dişlerde uzun vadeli ciddi hasarlara neden olabileceğini vurgulayan Diş Hekimi Taner Özcan, “Tedavi kişiye özel olarak planlanır. Yaygın tedavi yöntemleri arasında gece plağı kullanımı, ilaç tedavisi, botoks uygulamaları, terapi ve uyku apnesi tedavisi yer alır.

Bu hastalığı önlemek için sigara, alkol ve aşırı kafein tüketiminden kaçınılmalı, sakız çiğnememeye özen gösterilmeli, çeneye sıcak havlu gibi ısı uygulamaları yapılmalı, stresle başa çıkmak için egzersiz ve nefes çalışmaları yapılmalı ve gerekirse psikolojik destek alınmalıdır,” ifadelerini kullandı.

Fizik Tedavi Kliniğinde Meslek Hastalıklarından Kurtulun

Hastanenin Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Kliniğinde çeşitli hastalıkların tedavisi yapılırken, son yıllarda sıklıkla rastlanılan Karpal Tünel Sendromu hakkında bilgi veren Fizik Tedavi Uzmanı Dr. Sema Cesur “Karpal Tünel Sendromu (KTS), elimizin ve bileğimizin ortasında yer alan bir sinirin baskı altında kalması sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Bu sinir, baş parmak, işaret parmağı ve orta parmağın his ve hareketlerini kontrol eder. Baskı genellikle el bileğinde ödem (şişlik) ve kan dolaşımının bozulması nedeniyle oluşur. Bu durum zamanla sinirin çalışmasını zorlaştırır ve çeşitli şikayetlere yol açar” dedi.

Bu hastalığın herkesin başına gelecek bir durum olduğuna ancak kadınlar ile aşırı bilgisayar kullanımı, şoförlük, terzilik, kasaplık gibi meslek mensuplarında daha fazla görüldüğünü belirten Cesur, hastalığın tedavisi için egzersizler, el bilek ateli, ilaç tedavisinin öncelikli olduğunu, eğer tedavilere rağmen şikayetler geçmiyorsa ya da sinirde ileri düzey hasar varsa cerrahi tedavi ile sinire baskı yapan dokular gevşetilerek sorunun çözülebileceğine dikkat çekti.

Dahiliye Kliniği Çok Yönlü Sağlık Hizmeti Veriyor

Tıpta dahiliye olarak da bilinen iç hastalıkları bölümü yetişkin hastaların sağlık sorunlarını tanı koymak, tedavi etmek ve takip etmekle ilgilenir. Vücudun iç organlarını ve bu organlarda gelişen hastalıkları inceleyen, çok yönlü bir tıp alanıdır.

Dahiliyenin temel amacı; hastanın genel sağlık durumunu değerlendirmek, rahatsızlıkların nedenini bulmak ve uygun tedavi planları oluşturarak yaşam kalitesini artırmak olduğunu söyleyen Başhekim Yardımcısı Uzman Dr. M. Akif Şahin, “Gerekli durumlarda hasta, başka bir uzmana yönlendirilir. Bu yönüyle dahiliye, sağlık sisteminde çok önemli bir yere sahiptir. Dahiliye bölümü, vücudun pek çok farklı sisteminde oluşan hastalıklarla ilgilenir. Bunlar arasında en sık karşılaşılanlar yüksek tansiyon, koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, şeker ve tiroid hastalıkları, metabolik sendrom, gastrik ve ülser, irritabl bağırsak sendromu, karaciğer, akciğer, böbrek hastalıkları, idrar yolu enfeksiyonları, kansızlık geliyor” dedi.

Dr. Şahin, “Tanı koymak ve tedavi planı oluşturmak için dahiliye bölümünde tam kan sayımı, kan şekeri testi, lipid profili, akciğer ve böbrek testleri, tiroid testleri ve çeşitli bilgisayarlı görüntümeler yapılıyor. İç hastalıkları (dahiliye), yetişkinlerin birçok sağlık sorununu tanı ve tedavi eden çok yönlü bir tıp dalıdır.

Özellikle kronik hastalıkların uzun vadeli yönetiminde önemli bir rol oynar. Sağlığınızla ilgili herhangi bir belirti yaşıyorsanız, ilk başvuracağınız bölümlerden biri dahiliye olabilir” diye konuştu.

Radyoloji Ünitesi Teşhis Ve Tedaviyi Kolaylaştırıyor

Hastalıkların teşhislerinin konulmasında radyoloji bölümü vücudun içini görüntüleyerek hastalıkları teşhis ederek tedavilerin yapılmasını sağlıyor.

Hastanenin Radyoloji Uzmanı Dr. Ahmet Harun Erbağcı, “Bu alanda kullanılan yöntemler arasında röntgen (X-ışını), MR (manyetik rezonans), tomografi (BT), ultrason ve nükleer tıp gibi teknikler bulunur.

Bu görüntüler doktorların hastalıkları daha iyi anlamasına ve doğru tedavi yöntemini seçmesine yardımcı olur” dedi.